Merhaba,
2 yıllık tedavisinin sonunda 2018 Mayıs ayında Babamı Karaciğer kanserinden kaybettik. Daha acımız tazeyken 2020 Ocak ayında da Annemin bağırsaklarında 5 cm lik bir tümör olduğunu, rektum kanseri olduğunu öğrendik. Bizim için gerçekten çok yıkıcı oldu. Çok zorlu bir sürece başladık, yeniden… Doktorlar rektumdaki tümörün kolonoskopi ile alınamayacak bir bölgede olduğunu çünkü rektuma çok yakın olduğu bilgisini verdiler. 1 yıl boyunca her gün çeşitli hastanelerde, bir sürü doktora gidip bir çare aradık. Kolonoskopi, patoloji, pet, radyoterapi, kemoterapi derken annem gerçekten çok zor bir sene geçirdi. En büyük hayal kırıklığı gittiğimiz her doktorun rektuma çok yakın olduğu için hayatının sonuna kadar kolostomi torbası kullanması gerektiğini söylemesi oldu. Annemin ‘’ 59 yaşındayım, 20 yıl daha torbayla yaşayacağıma, 3 gün böyle yaşar ölürüm’’ cümlesini hayatımın sonuna kadar unutmayacağım sanırım.
Biz hala annemi torbaya ikna etmeye çalışırken, en çok umudumuzu kaybettiğimiz anda Sayın hocam Prof. Dr. Oktar Asoğlu ile tanıştık. Daha ilk görüşmemizde o kadar sıcak, o kadar samimi yaklaştı ki… ‘’Ben bu ameliyatı yaparım. Hem kapalı ameliyat, hem de asla kalıcı torba takmasına gerek olmayacak’’ dedi. Ağzımız kulaklarımızda bin bir dua, dilekle çıktık muayenehanesinden. Takibimizi yapan diğer doktorun bu duyduklarının imkansız olduğunu, açık ameliyatın ve kalıcı torbanın tek çare olduğunu söylemesi… O başka bir çıkmazdı.
Ekim 2021 de Annem ilk ameliyatını oldu, geçici torba ile çıktık hastaneden. Bizi her gördüğünde ameliyatla ve süreçle ilgili her zaman çok umut verici açıklamalar yaptı. Hastanede sayesinde krallar gibi ağırlandık. Kısa bir süre sonra Kasım 2021’de ikinci ameliyatını oldu ve torbası çıktı ? Geçen hafta kontrolde Oktar hocam ‘’Artık bitti’’ dedi, ‘’Artık sadece kontrol ve birtakım tahliller yetecek, geçmiş olsun’’ Mutluluktan bütün bir yol boyunca ağladık. Mutluluktan ağlamak ne güzel bir şeymiş meğer…
Aradan kısacık bir zaman geçmesine rağmen Annem o kadar iyi ki, bu bir mucize. Ne desem, ne söylesem asla duygularımı, hissettiklerimi, minnettarlığımı anlatamam.
Şimdi herkese anlatmak, duyurmak istiyorum. Bilsinler istiyorum bir çare var ve çok yakınımızda…
Oktar Asoğlu bu insanlığın başına gelmiş büyük bir mucize. Her gün kendisine dua ediyorum. Ayağına taş değmesin, sağolsun, varolsun, her zaman olsun…
Belgüzar Akkaya’nın kızı Nilüfer Akcal
